Susamlı ve Sarımsaklı, Kızarmış Kıvırcık Lahana Yaprakları
Susamlı ve Sarımsaklı, Kızarmış Kıvırcık Lahana Yaprakları. Özgün bir tarif. Ama kısa bir müzik molası verelim önce. Uğuldayan Adam’dan Enfes bir Blues.
Malzeme
- 1 adet orta boy kıvırcık lahananın yaprakları
- 2 tatlı kaşığı susam tohumu
- zeytinyağı
- 3 diş sarımsak, kabuğu soyulmuş ince dilimlenmiş
- deniz tuzu, karabiber
- taze sıkılmış limon suyu
Yapılışı
- Lahanayı yıkayın, 1cm genişliğinde şeritler halinde doğrayın
- Bir kızartma tavasında susam tohumlarını sürekli karıştırarak altın sarısı bir renk alana kadar kavurun
- Ocağın ayarını yükseğe getirin, tavaya 2 tatlı kaşığı zeytinyağı koyun, yağ kızınca doğradığınız lahana yapraklarını ilave edin. Ara sıra üzerine su serperek ve karıştırarak kızartın
- Yaklaşık 2 dk sonra lahanalar küçülünce soyup dilimlediğiniz sarımsakları ekleyin. Karıştırarak yaklaşık 3 dk kadar kızartmaya devam edin. Sarımsaklar kahverengi bir renk almaya başlayınca ocağı kapatın.
- Lahanaları tabağa alın, biraz tuz ve karabiber ve limon suyu ilave edin.
Bunu biliyor muydunuz?
Şipşak Tarif
İşte size alternatif bir humus tarifi. Tahinsiz. Kıvırcık lahanalı ve parmesanlı humus. Tahin yok, o zaman bu nasıl humus böyle diyebilirsiniz. Ama bana güzel göründü. Başka bir nohut mezesi diyelim.
Yapım süresi: 10 dk.
Seviye: Basit
Malzeme
1 diş sarımsak
60 gr vejetaryen Parmesan (veya benzeri) peynir, rendelenmiş
1 avuç kale (kıvırcık lahana)
400 gr nohut, konserve kullanabilirsiniz veya akşamdan ıslatıp ertesi gün haşlayarak kullanabilirsiniz (bu yöntemi seçerseniz 240 gr kuru nohut kullanın)
1 tatlı kaşığı limon suyu, taze sıkılmış
100 ml extra virgin zeytinyağı
Damak tadınıza uygun miktarda deniz tuzu ve taze çekilmiş karabiber
Yapılışı
Tüm malzemeyi mutfak robotundan geçirin veya blendırla çekin. Beğeninize göre, tamamen pürüzsüz bir kıvam da olabilir, biraz taneli de. Daha sonra isterseniz, damak tadınıza göre biraz daha zeytinyağı ilave ederek inceltebilirsiniz.
Hepsi bu, afiyet olsun,
Bilin Bakalım Hangi Kitaptan?
Neşeli dalgalanması yağmurda sesine vahşi bir tını katıyordu. Herhangi bir sözcük kendini belli etmeden önce, bir an sadece kulağıma gelen inişli çıkışlı tınısına ayak uydurmam gerekti. Bir tutam ıslak saç, bir damla mavi boya gibi yanağına düşmüştü, arabadan inmesine yardım ederken tuttuğum ıslak elinde damlalar pırıldıyordu.
Kulağıma alçak sesle ‘Yoksa bana aşık mısın?’ dedi. ‘Aksi halde, neden yalnız gelmemi isteyesin ki?’